DEPREM ERKEN UYARI SİSTEMLERİ;

Yer Kabuğu içindeki kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan çok güçlü titreşimlerin, dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yer yüzeyini sarsması neticesinde oluşan deprem, doğal felaketler arasında en korkulanıdır.

Yapılan istatistikler, 1 yıl içinde dünyada 20.000 deprem meydana geldiğini göstermektedir. Bunlardan birçoğu hasara neden olmamakla beraber, şiddetli depremler, büyük felaketler yaratmaktadır ve çok sayıda can kaybına sebep olmaktadır.

Depremden Korunmak Mümkün Müdür? 

Tabi ki en etkili önlem ve yöntem, depreme dayanıklı yapıların yaygınlaştırılmasıdır. Ancak bu durum, kısa vadede çözülecek bir problem olarak görünmemektedir. Dolayısıyla, depremi önceden algılayan ve uyarıda bulunan cihazları kullanmak çok etkin ve önemli bir yöntem olarak karşımıza çıkmaktadır.

Deprem Erken Uyarı Cihazları Nasıl Çalışır?

Bu cihazların nasıl çalıştığını daha iyi anlayabilmek için depremin meydana geliş şekline dikkat çekmek istiyoruz.

Depremi oluşturan sismik dalgalar birincil ( P. Primer ) ve ikincil ( S. Sekonder ) olarak iki şekilde yayılır. P dalgaları en hızlı ilerleyen, yıkıcı olmayan ve ölçüm noktalarına ilk ulaşan dalgalardır. Bu dalgalar genellikle insanlar tarafından hissedilmez.

Asıl yıkıcı gücü olan S ( ikincil ) dalgalardır ve büyük felaketlere neden olur.

İşte, Deprem Uyarı Cihazı; “Ben Geliyorum” diyen depremin ilk dalgası olan P dalgasını sismik ölçüm yapmak suretiyle algılar ve alarm verir. Bu esnada doğal gaz, elektrik ve su sistemini keserek olası bir felaketin yaratacağı olumsuz etkileri en aza indirir.

Profesyonel proje ve uygulama ekibimiz, sizlerden gelecek olan talepleri en hızlı bir şekilde çözüme ulaştırmak için görev başındadır.